8 Kasım 2008 Cumartesi

Hemşirelerin Yasal Sorumlulukları

Hemşirelikle ilgili bir tıbbi müdahalenin hukuka uygun sayılabilmesi ve dolayısıyla müdahaleyi yapanın herhangi bir hukuksal sorumluluğa tabi tutulmaması için aranan bir takım koşullar bulunmaktadır. Bunlar,

1. Müdahaleyi yapanın hemşire olması,

2. Müdahale konusunda endikasyonun bulunması (ki bu şart çoğunlukla hekim açısından geçerli olup, hemşireler açısından daha sınırlıdır),

3. Hastanın rızasının bulunması ve

4. Son olarak, tıbbi müdahalenin hemşireliğin gerektirdiği şekilde ve özenli bir biçimde uygulanmasıdır.

Bu şartlardan “hastanın rızası” bakımından ise özellikle belirtilmesi gereken husus, hastanın rızasının geçerli olabilmesi için hastanın “aydınlatılması” gerekliliğidir. Aydınlatma yapılmadığı takdirde hastanın rızası geçersiz olur ve bu durum da tıbbi müdahalenin hukuka aykırı olmasını ve sonuç olarak hemşirenin hukuksal sorumluluğuna neden olur. Aydınlatma esas itibarıyla hekimin görevidir. Hekim bu görevini hemşirelere devredemez. Burada hekimin bizzat edim yükümlülüğünün bulunduğu bir alan söz konusudur. Ancak hemen belirtelim ki, hemşirelerin de kendi alanları içindeki tıbbi müdahaleler bakımından aydınlatma yükümlülüğü vardır. Maalesef ülkemizde bu hususa gerekli özen gösterilmemektedir ve zaman içinde hemşirelerin de bu nedenle mahkemeler tarafından sorumlu tutulmaları söz konusu olabilecektir.

Bu çerçevede işaret etmek isterim ki, hemşirelerin rıza ve aydınlatma yükümlülüğü hekimlere nazaran daha dardır. Nitekim Hasta Hakları Yönetmeliği’nin 31/2. maddesine göre, “Hastanın, uygulanacak tıbbi müdahale için verdiği rıza, bu müdahalenin gerektirdiği sair tıbbi işlemleri de kapsar”.

Belirtilen bu şartların tümü, tıbbi müdahalenin hukuka uygunluğu bakımından şarttır. Şartlardan birisinin eksikliği hemşirelerin hukuksal sorumluluğuna neden olacaktır. Müdahaleyi yapanın hemşire olmaması (örneğin henüz hemşirelik öğrencisi olması), tıbbi endikasyon olmadığı halde bir tıbbi müdahalenin yapılması (örneğin bir enjeksiyonun gereksiz yere, sırf para almak için yapılması) ve hastanın aydınlatılmadığı ve/veya rızasının bulunmadığı hallerde yapılan tıbbi müdahale hukuka aykırı olur ve hemşirenin kasten yaralama, ölüm neticesi meydana gelmişse de bu neticeden sorumluluğuna neden olur. Bu sorumluluk bir yandan ceza hukuku sorumluluğu iken, başka ifadeyle hemşirenin ceza mahkemesinde yargılanarak sonuçta hapis ve/veya para cezası almasını sonuçlayacakken; aynı zamanda tazminat ve disiplin sorumluluğunu da gerektirecektir.

Hiç yorum yok: